Bir gün efendimiz Hz.Ali'ye sorar der ki;
Ya Ali 'ı seviyormusun?
Evet Ya resullah
Peki beni seviyormusun?
Evet Ya resullah
Peki eşini seviyormusun?
Evet Ya resullah
Peki çocuklarını ?
Evet Ya resullah
Peki bunların hepsini bir kalbte nasıl yapıyorsun ?
Hz Ali beklemediği bu soru karşısında şasırmış ve cevap verememişti. Bunu düşünmem gerek diyerek oradan ayrilmişti. Hz.Ali düşünceli bir şekilde dolaşirken eşi Hz.Fatima düşünceli olduğunu fark ederek sorar.
Nedir bu halin ya Ali? der Eger bu düşünceliğin dunyevi kaygılardan dolayi ise sana yakişmaz bırak gitsin. Yok bu halin Rahman'i kaygılardan dolayi ise anlat birlikte cözüm bulmaya çalışalım" der.
Hz. Ali, efendimize geçen konuşmayı birbir Hz. Fatimayi anlatır.Hz.Fatima durumu öğrenince tebessüm eder. Hz Aliye derki;
"Ya Ali babama git ve de ki;
"Kişi 'ı aklıyla ve ruhuyla sever,
Peygamberimizi kalbiyle sever,
Eşini nefsiyle sever,
Çocuklarini sefkatiyle sever."
Hz. Ali aldiği bu cevap karşısında memnun olur ve Efendimizin yanına gelir. Hz.Fatima'dan öğrendiklerini Efendimize anlatir. Efendimiz cevabini alinca tebessüm eder. Ve der ki;
"Ya Ali bu bana getirdigin gül, nubuvet agacindan koparilmıştır."